Şiddetin Çocukluk Çağı: Akran Zorbalığı
Hiç çocukların birine zarar verebileceğini düşündünüz mü? Şiddet, dünyada çığ gibi büyürken çocuklar da bundan etkilenmiş görünüyor. Öyle ki UNICEF’in (Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu) 2023 yılının Haziran ayında yayınladığı rapora göre Türkiye’de akran zorbalığına uğrayan çocukların oranı yaklaşık yüzde 36. Peki biz yetişkinler akran zorbalığının farkında mıyız?
Akran Zorbalığı Nedir?
Zorbalık, Prof. Dr. Sirel Karakaş’ın Psikoloji Sözlüğü’nde “Korkutma amacıyla uygulanan sözlü taciz veya fiziksel şiddet” olarak tanımlanır. Akran zorbalığı ise çocukların bu şiddeti kendi yaşıtlarına uygulamasıdır. Fiziksel, sözel, siber ve duygusal boyutlardan oluşabilir. Temel özelliği ise güç dengesizliği varlığında tekrarlı ve bilinçli bir biçimde zarar vermesidir. Bu şiddet türü sıklıkla okulda, oyun alanlarında, parkta ve serbest zaman aktivitelerini yaparken yaşanır.
Akran Zorbalığının Sebepleri
Çocuğun üstünlük ihtiyacı, tartışmalarda şiddeti çözüm olarak görmesi, arkadaşının zorbalığı hak ettiğini düşünmesi, dikkat çekme isteği, kıskançlık, kendini ifade edememesi ve öfkesini yönetememesi gibi durumlar davranış bozukluklarıyla birleştiğinde çocuğun zorbalık yaparak çevresine zarar vermesine yol açan etkenler arasında sayılabilir.
Akran zorbalığını tetikleyen faktörlerden biri de aile içi şiddettir. Çocuklar gördükleri davranışı öğrenip uygulamaya yatkındır. Ailedeki çatışmaların çözümünde sözlü veya fiziksel şiddete başvurulması çocukların şiddeti yaygınlaştırmalarına sebep olabilir.
Akran Zorbalığının Sonuçları
Zorbalığı yapan, zorbalığa uğrayan ve bu şiddete tanıklık eden tüm çocuklar için şiddetin yıkıcı etkileri vardır. Zorbalık yapan çocukların büyüdüklerinde antisosyal davranış sergiledikleri ve ilişki kurmada zorlandıkları görülür. Zorbalığa uğrayan çocukların ise stres seviyelerinin arttığı, derslerine odaklanamadıkları, okul korkusu geliştirdikleri, uykusuzluk yaşadıkları, depresyon belirtileri gösterdikleri, altına kaçırdıkları hatta intihar girişiminde bulundukları görülen sonuçlardandır. Zorbalığa tanıklık eden çocukların da korku ve suçluluk yaşadıkları, bazen de benzer zorbalığı yaptıkları görülebilir.
Akran zorbalığını durdurmak için çocuk-ebeveyn-okul işbirliği önemlidir. Çocukların kendi gelişimsel ihtiyaçlarını fark etmelerini sağlayan eğitim programları geliştirilebilir. Bu ihtiyaçların şiddetle değil empati, şefkat ve olumlu sosyal davranışlarla karşılanması teşvik edilebilir. Ebeveynler olarak çocuğumuzla konuşarak arkadaşları ile ilişkisinde ne tür davranışlarla grup aidiyetini, sosyal onayı, birlikte eğlenmeyi hissedebileceğini düşünebiliriz.